SURİYE’de 14 yıllık iç savaşın ardından geçen aralık ayında, muhalif güçlerin Esad rejimini devirmesiyle başlayan devletin ‘yeniden inşa süreci’ son birkaç gündür yeni bir kaosla karşı karşıya. Ülkenin güneyindeki Süveyde kentinde Arap Bedevi aşiretlerle bölgenin çoğunluğunu oluşturan Dürzi toplumu arasında çıkan gerilim büyüyerek tam tekmil bir Suriye-İsrail krizine dönüştü. Suriye ordusuna ait birliklerin Süveyde’deki operasyonları devam ederken İsrail ordusuna ait dronlar başkent Şam’daki Genelkurmay Başkanlığı’nın girişini ve Cumhurbaşkanlığı Sarayının yakınlarına dron saldırıları düzenledi. Şam’da üç kişi öldü, 34 kişi yaralandı.
İSRAİL’DEN TEHDİT
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Dürzileri koruma yükümlülükleri olduğunu belirtirken İsrail Savunma Bakanı Israel Katz da İsrail’in Dürzileri terk etmeyeceğini belirtti ve bölgeden çekilmedikleri müddetçe Suriye ordusunu vurmaya devam edeceklerini söyledi. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’nden yapılan açıklamada pazar gününden bu yana devam eden çatışmalarda 300’den fazla kişinin öldüğü bildirildi. Rejim güçlerinin yargısız infaz olaylarına karıştığı iddia edildi. Dün öğleden sonra ise Süveyda’da ateşkes haberleri geldi. Süveyda ilinde güvenlik güçleri ile yerel silahlı gruplar arasında ateşkes sağlandığı bildirildi.
Dürzi liderlerinden Hikmet El Hicri ise çatışmaya devam edeceklerini ve ateşkes anlaşmasını reddettiklerini açıkladı. El Hicri, “Suriye hükümetiyle anlaşma veya pazarlık yok” dedi. Suriye İçişleri Bakanlığı da İsrail bombardımanına rağmen Süveyda şehrinde durumun kontrol altına alındığını açıkladı.
İsrail’e ait dronlar, Şam’daki Genelkurmay Başkanlığı binasında yıkıma yol açtı.
ABD: TARAFLAR ANLAŞTI
İsrail Ordu Sözcüsü, Kanal 12’ye verdiği demeçte, “Suriye’de birkaç günlük muharebeye hazırlanıyoruz. Amerikalılarla bu konuya dair iletişimdeyiz” dedi. ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ise kısa süre içinde çatışmaların sonlanacağını duyurdu. Rubio X’ten, “Tüm tarafların çatışmaları durdurması için anlaştığını düşünüyoruz. Belirli adımlar konusunda hemfikiriz” açıklamasını yaptı. Ayrıca ABD, Suriye’ye İsrail ile olan gerilimin yatışması için güneydeki sınır bölgesinden ‘askerlerinizi çekin’ çağrısında bulundu. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tammy Bruce, Fox News’e, “Suriye hükümeti, gerilimin azalması için ordularını çekmeli” dedi.
HAVALİMANI YAKININA SALDIRI
Öte yandan İsrail’in Dera’nın kuzeyinde hava saldırısında hedef aldığı Tuğgeneral İbrahim Ebu Ömer, hayatını kaybeden en üst düzey askeri isim oldu. Suriye İçişleri Bakanlığı’ndan bir kaynak da dün akşam Şam yakınlarında başka saldırıların gerçekleştiğini duyurdu. Kaynak,mühimmat depolarının bulunduğu “Mezze Askeri Havalimanı yakınlarını” İsrail’in vurduğunu aktardı. Suriye Dışişleri Bakanlığı da saldırıları kınadı. Açıklamada, “Saldırı, İsrail’in Suriye’de gerginlik ve kaos yaratma politikasının bir parçasıdır. İsrail’in saldırganlığı, uluslararası insancıl hukukun açık ihlalidir” denildi.
Suriye genelinde binlerce kişi, İsrail saldırılarını protesto etti.
Suriye’de spiker haber sunumu yaparken İsrail canlı yayında arkasındaki Genelkurmay karargâhının girişini bombaladı. İsrail Savunma Bakanı Katz, spikerin kaçma görüntülerini sosyal medya hesabından yayınladı.
BİLGİ NOTU
11. yüzyılda Şii mezhebinin bir kolu olan İsmaililik içinden doğan Dürzilik inancının ismi, Orta Asya kökenli din adamı Muhammed bin İsmail el-Derezi’den geliyor. Suriye nüfusunun yaklaşık yüzde 3’ünü oluşturan Dürziler, 14 yıl süren iç savaş boyunca, hem Esad yönetimine hem de muhaliflere mesafeli durarak kendi silahlı gruplarını kurdular.
3 SORU 3 CEVAP
1. DÜRZİ GERİLİMİ NASIL TIRMANDI
Dürzi toplumundan bir tüccarın Şam-Süveyda arasında seyahat ederken Bedevi aşiretlerine mensup kişiler tarafından kaçırılmasıyla başlayan son gerilim, pazar günü İsrail destekçisi Dürzi lider Hikmet El Hicri’ye bağlı silahlı grupların Süveyda kentindeki Bedevi mahallesi El-Makvas’ı kuşatmaya almasıyla alevlendi. Arabuluculuk çabaları sonucu kaçırılan kişiler karşılıklı olarak serbest bırakılsa da gruplar arasındaki çatışmaları sona erdirmek için bölgeye gönderilen güvenlik güçlerinin Dürzi gruplar tarafından pusuya düşürülmesi gerilimi tırmandırdı. Ordu birliklerine saldıran Dürzi milisler, önceki gün 18 askeri öldürürken, 9 askeri de rehin aldı. Bunun üzerine Şam yönetimi bölgeye yaptığı askeri sevkiyatı arttırarak yüzde 90’ını Dürzilerin oluşturduğu Süveyda kentinde kontrolü eline almaya çalışırken çatışmalar devam ediyor.
Bir grup Dürzi, Golan Tepesi’nde sınıra giderek İsrail’den destek aradı.
2. ŞAM YÖNETİMİ NASIL CEVAP VERİYOR
Suriye Savunma Bakanı Murhaf Ebu Kasra, önceki gün Süveyda’da ateşkes ilan etmiş ancak yasa dışı grupların herhangi bir saldırısı ya da ateş açması durumunda karşılık verileceğini belirtmişti. Dürzi lider Hikmet el-Hicri, önce hükümet güçlerinin şehre girişine onay vermiş ancak birkaç saat sonra bu tutumundan geri adım atarak yerel halkı hükümet güçlerine karşı koymaya çağırmıştı. İsrail ile yakın olan Hicri’nin bu tutumunun arkasında ne olduğu bilinmiyor. Süveyda bölgesi on yıllardır yarı bağımsız statüsünü koruyor. Yaşanan gerginliğin altında da Dürzi toplumunun Ahmed Şara liderliğindeki yeni Suriye devletine tam entegrasyonuna ayak diremesi yatıyor.
3. İSRAİL NEDEN MÜDAHALE EDİYOR
İsrail, Şam’daki yeni yönetimin güçlenmesini önlemek için, adını ‘azınlıklar ittifakı’ koyduğu bir strateji izliyor. Bu stratejiye göre Suriye’deki Dürzi, Kürt ve Alevilerin hamiliğine soyunan Netanyahu hükümeti, mart ayında Şam’ın güneyinde yaşayan Dürzilerin korunması için Savunma Bakanlığı Katz’a hazırlık yapılması için talimat vermişti. Ayrıca Şam yönetimi ile İsrail hükümeti arasında Azerbaycan’da yapılan ‘normalleşme’ görüşmelerinin tıkandığına dair haberlerin ardından Dürzi geriliminin yaşanması oldukça manidar görülüyor. Diğer yandan İsrail’de yaşayan 150 bini aşkın Dürzi de, Tel Aviv yönetimine bir bahane sunuyor.
TÜRKİYE’DEN İSRAİL’İN ŞAM SALDIRISINA TEPKİ
DIŞİŞLERİ Bakanlığı, İsrail’in Suriye’nin güneyindeki askeri müdahalelerinin ardından Şam’ın merkezine yaptığı saldırılara ilişkin, “Suriye’nin barış, istikrar ve güvenliği sağlama çabalarına karşı bir sabotaj girişimidir” değerlendirmesini yaptı. Bakanlıktan yapılan açıklamada, “Suriye halkının önünde, huzur içinde yaşamak ve dünya ile entegre olmak için tarihi bir fırsat bulunmaktadır. Bu fırsatın değerlendirilmesinden yana olan tüm paydaşlar, Suriye Yönetimi’nin barışı tesis etme çabalarına katkıda bulunmalıdır” ifadeleri kullanıldı. Diğer yandan TBMM Genel Kurulunda, Suriye’deki çatışmalara karşı Meclis Başkanlığı tezkeresi kabul edildi. Tezkerede, “İsrail’in Suriye’ye yönelik alçak saldırılarını kınıyoruz. Suriye halkının yanındayız” denildi.
Uluslararası camiada da Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi Suriye konulu acil oturum düzenleyecek. Oturum, Cezayir’in talebi üzerine 15.00’te gerçekleşecek.
Yorumlar
Kalan Karakter: