HAYATLARA DOKUNMAK İÇİN MÜCADELE EDİYORUM.
Cihat DÜNDAR, başarılı psikolog ve aile terapisti İlker Öz ile sizin için konuştu. Salgının kendisini nasıl etkilediği sorusuna; Yoğun tempodan biraz uzaklaşmak hem dinlenme hem de kendimi dinleme açısından önemliydi. “ Cevabını veren Öz ilişkilerde en büyük sorunlardan biri olan üçüncü kişileri ve alınması gereken tedbirleri anlattı. Öte yandan günümüz sorunu olan salgına karşı fiziksel ve psikolojik korunmanın yöntemlerinden söz eden İlker Öz yeni çalışmalarından da söz etti. Okurlarına ve danışanlarına yayınlayacağı kitabın müjdesini veren Öz bir de çağrıda bulundu: Ulaşabildiğimiz herkesten SMA’lı çocuklarımız için destek istiyor ve bununla ilgili yapabildiğimiz ne varsa yapmaya çalışıyoruz. İlker Öz ile gerçekleştirdiğimiz bu sohbet hepimize seans gibi gelecek. Keyifli okumalar.
Yayınlanma :
04.01.2021 21:30
Güncelleme :
04.01.2021 23:12


İlker, insanların hayatlarına dokunuşlar yapabilmek için psikoloji eğitimi almış ilişki terapistliği yapan,
tüm amacı mutlu ve sağlıklı bireyler oluşması adına çalışmalar yapmak olan ve tam zamanlı insan
olmaya çalışan, ailesine, sevdiklerine, doğaya ve hayvanlara aşık, sevgi ve müzik tutkusu olan bir
birey.
Yazarken nelerden etkilenirsiniz?
Yaşanmışlıklar, yaşanması mümkünken yaşanamayanlar ve insana dair her şey etkiler beni. Her
danışan ayrı bir hayat ve ayrı bir hikâye. Yazdıklarım genel olarak onlara yaptığım dokunuşlar
sayesinde ortaya çıkan güzelliklerin sonucudur. Bilimsel temeli olmayan, uygulanması sonuç
getirmeyecek hiçbir söylemi kaleme almıyorum. İnsan hayatı benim için çok önemli.
Üçüncü kişiler ilişkiyi nasıl etkiler?
Duygusal birliktelikler, insan ilişkileri içinde en zevkli olanı ancak aynı zamanda da en zor olanıdır.
Karakter çatışmaları, doğru kurulamayan bir iletişim, kıskançlık, güç savaşı, birbirine yaşam alanı
tanımama gibi konular aşk ilişkilerinde en sık karşılaştığımız sorunlar. Ancak çok daha başka öyle bir
sorun var ki o da işte üçüncü kişiler. Son dönem ilişkilerinin baş belası. Araya giren ve ilişkiye
durmadan müdahale eden o üçüncü kişiler. Kankalar, arkadaşlar, aile bireyleri. Araya giren her kimse
bu ilişkinin iki kişilik bir ilişki olduğunu ona göstermeniz ve ciddi bir sınır çizmeniz şart.
Çocukların özgüveninin artmasında ebeveyn etkisi nedir?
Freud şöyle diyor; “Güç ve güveni hep dışarda aradım. Ama bunlar insanın içinden gelir ve hep
oradadırlar...” Çok doğru ve çok sevdiğim bir ifadeB. Ama maalesef bizler hep bir arayış içindeyiz
özgüven konusunda. İşte buna neden olan şey ise olumsuz aile tutumları. Bir çok konuda olduğu gibi
çocukluk yaşantısı özgüven konusunda da hep karşımıza çıkıyor. Yeteri kadar onaylanmayan ve sevgi
eksikliği yaşayan, takdir görmeyen, sürekli ailesi tarafından müdahaleye maruz kalan, sorumluluk
verilmeyen ve sürekli kıyaslama halinde yetiştirilen çocuklarda özgüven problemi yaşıyoruz. Aşırı
serbest aile profillerinde de yaşadığımız bir sorun. Tutarsız, aşırı kontrolcü ya da aşırı serbest aile
tutumları özgüven eksikliğine giden yolun startını veriyor.
Psikoyazı Eğitimlerinizden bahseder misiniz?
Bizler, terapi araçlarını seçerken, oluştururken ya da uyarlarken oldukça yaratıcı olmak zorundayız.
Her danışanın kişisel ihtiyaçlarına cevap verecek doğru terapiyi bulmak ve kullanmak gerekiyor.
Üzerimizde duygusal yük oluşturan olaylar bir süre sonra zihinsel ya da fiziksel sağlığımızı tehlikeye
sokabilir. Bunun içinde harika bir panzehir var elimizde. Yazmak...
Yazmak psikoterapide en çok kullandığımız yöntemlerden biridir. Yazı yazmak danışanın, düşünce,
şüphe, arzu, hedef, plan, his ve duygu gibi zihinsel olarak deneyimlediği şeyleri dışa vurmasına
yardımcı oluyor. Yazmak, yaşadıklarını baskı ya da utanma olmadan kafaya takmaktan vazgeçmenin
bir yoludur. Ayrıca düşünceler, hisler ve arzular üzerine yazmak onları organize etmenin en iyi
yollarından biridir. Bütün bunlarda herhangi bir kılavuz ya da profesyonel tavsiye olmadan pek de
terapötik bir etki yaratmaz. O yüzden bunun eğitimlerini veriyor, hem grup terapisi tadında
paylaşımlar yapıyor ve terapötik yazı yazmayı öğretiyoruz.
Sosyal konularda da hep destekçi birisiniz. SMA hastaları için yaptığınız bağış kampanyasından söz
eder misiniz?
Söylediğim gibi hayatlara dokunmak için mücadele ediyorum. Bir çok dernek ve vakıfta gönüllü olarak
çalışmalar yürütüyorum. Yalnızca SMA’lı çocuklar için değil özellikle engelli çocuklar ve sokak
çocukları ile ilgili bir çok proje yaptık. Maalesef SMA hastaları çok pahalı olan bir ilaca ulaşmak
zorundalar ve bu durum bence hepimizin sorunu olmalı. Hasta olan çocuk sayımız o kadar az ki
aslında ve biz bu ülkenin insanları olarak o kadar az sayıdaki çocuğu yaşatmayı başaramıyorsak
insanlığımızdan şüphe etmeliyiz. Bütün insanlığın bu ve bunun gibi konularda duyarlı olabilmesini çok
önemsiyorum. Ulaşabildiğimiz herkesten özellikle SMA’lı çocuklarımız için destek istiyor ve bununla
ilgili yapabildiğimiz ne varsa yapmaya çalışıyoruz.
Covid 19 salgını süresince sağlıklı yaşam ve sağlıklı psikoloji için neler yapılmalı?
Hepimizin hayatta belli korkuları ve kaygıları var. Öncelikle buna bakmak gerekiyor aslında. Neden
korkuyoruz? Bu soru önemli çünkü. Biz bilinmeyen ve kontrol edemediğimiz ne varsa ondan korkar ya
da kaygıya kapılırız. Bundan dolayı korku ve kaygının hayatta kalma adına çok önemli bir işlevi var
aslında. Çünkü bedenimiz korku, kaygı ve dehşet anlarında hayatta kalmamızı sağlayan bazı
mekanizmaları devreye sokar. Ancak uzayan bir kaygı ve korku hali bir takım fizyolojik ya da psikolojik
sorunlara yol açar. Panik atak, sindirim sistemi bozuklukları, ritim bozukluğu, baş dönmesi ve çeşitli
anksiyetelere sebep olur. Tıpkı virüslerde böyledir. Hiç bize uğramadan bizi korku ve kaygı ile hasta
edebilir. İşte bu yüzden korkunun kaynağını bilmek ve ondan korunma yollarını bilmek son derece
önemli. Artık karşımızdaki düşmanı tanıyoruz ve nasıl korunmamız gerektiği biliyoruz o halde
korunma yöntemlerine riayet ederek kendimizi koruyabiliriz, çok basit aslında. Ruh sağlığımız için bu
korku ve kaygıdan kurtulduğumuza göre şimdi yapmamız gereken sağlıklı beslenme, düzenli uyku,
fiziksel egzersizler ve evde olduğumuz dönemlerde vakit geçirmemizi sağlayacak bir uğraş. Sevdiğin
yapmaktan keyif aldığın ne varsa. Bir hobi edinmek ruh sağlığı için çok önemli. Aile içi iletişimde
mümkün olduğu kadar herkesin kendi özel alanını yaratması ve birbirlerine daha az müdahalede
bulunması da son derece önemli.
Covid 19 salgını sizi nasıl etkiledi?
Sağlık açısından bir problem yaşamadım. İlk dönemde iyi oldu aslında. Yoğun tempodan biraz
uzaklaşıp hem dinlenme hem de kendimi dinleme açısından önemliydi. Okuyamadığım bir çok kitap
vardı onlara zaman ayırdım. Seanslara online devam ettim ve çokça canlı yayınla birlikte bir çok
insana ulaşma şansımız oldu. Kontrollü sosyal hayata geçişle birlikte işlerimize devam ettik.
Yeni plan, proje ve çalışmalarınızdan bahseder misiniz?
Uzun zamandır istediğimiz ve hayata geçirmek için sabırsızlandığımız Avrupa’da yaşayan
vatandaşlarımızla buluşmamızı sağlayacak bir Avrupa ofisi projemiz vardı onu hayatta geçiriyoruz.
Fransa merkezli bir ofis. Çok yakında oradaki danışmanlarımızla bir araya gelme şansımız olacak.
Bunun dışında yeni planladığımız eğitim kamplarımız ile bir çok insanın hayatına dokunmaya
başlayacağız. Kısmet olursa Şubat ayı içinde de güzel bir kitapla okuyucuyu buluşturmak istiyoruz.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: