Öncelikle sizi tanımak isteriz. Hakan Evkaya kimdir?
Ben 2002 yılından beri mimarlık yapan, bilim-kurgu aşığı basit bir insanım. 1979 yılının Aralık ayında
Ankara’da doğdum. Hala Ankara’da yaşıyorum. Ofisimiz 2x1 Mimarlık hayatımdaki en önemli
element. Tüm hayatımı mimarlık üzerine 2x1 aracılığı ile kalibre ettim. Bu durumda diğer tüm ilgi
alanlarım birer hobi olarak kaldı. Bilim ve bilim-kurguda bu alanlardan birisidir.
Yazarlık hayatınız nasıl başladı? Size öncülük eden bir isim var mı?
Yazarlık iddialı bir sözcük. Neden bilmiyorum ama kendime hala “yazar” diyemiyorum. Yazan bir
insanım demek daha doğru geliyor. Yazan bir insana dönüşmem birden oldu. Bir akşam evde oturmuş
yine kendi kendime hayali kurgular yaparken “bunları neden yazmıyorum” diye düşündüm. Aynı gün
“Zamanın Katı Hali” adlı romanımın ilk bölümüne hızlı bir dalış yaptım.
Rubik Küp Çözüm adlı kitabınızın ismi nerden geliyor?
Rubik Küp çözüm kitabının ismi tabii ki Rubik küpten geliyor. 1974 yılında mimar Erno Rubik
tarafından icat edilmiş ve bildiğim kadarı ile hala dünyanın en çok satan oyuncağı. Ülkemizde sabır
küpü ya da sinir küpü olarak piyasada kendine yer bulmuş bir zeka geliştirici alet diyebiliriz. 123
kentilyon olasılığı barındıran bu küçücük oyuncak, çoğu filmde imkansız küp olarak bile gösterilmiştir.
Benim kitabım bu küpün çözümü için güvenilir bir algoritma sunuyor. Kitabı okuyup da küpü
çözemeyen olmadı sanırım.
Üç isimli serinizi okur gözüyle yorumlar mısınız?
“Üç” serisi iki kitaptan oluşan toplamda 21 adet kısa hikayenin derlemesidir. Neden iki kitaplık bir
serinin adı “Üç” derseniz, kendimce en etkileyici hikayenin adının “üç” olmasından kaynaklıdır
diyebilirim. Okuyucu bu 21 farklı hikayenin her birisinde farklı bir zamana, farklı bir karaktere, farklı
bir bakış açısına sahip olacaktır. Bu farklılıklar, her hikayede özenle yerleştirilmiş ayrıştırıcılar ile
okuyucunun her hikayenin sonunda yüzüne vuran soğuk su ile serinlemesi amacıyla kurgulanmıştır.
Üç isimli serinizin vermek istediği mesaj nedir?
Herhangi bir mesajım yok. Mesaj vermeye çalışmanın beyhude bir çaba olduğu kanısındayım. Her
insanın kendine ait bir yolu vardır. Bu yola müdahale edilemez, dönüştürülemez, etkilenemez ve
hatta kirletilemez. Ben kimsenin yoluna bir mesaj koymakla ilgilenmiyorum, sadece yolu daha keyifli
hale getirmekle ilgileniyorum.
Yeni çalışmalarınızdan bahseder misiniz?
Şu an birkaç proje birden yürütüyorum. Bunlardan birincisi bir orta dünya hikâyesi. Üç bölümlük bir
fantastik bilim kurgu. Diğeri ise bir kadının hayatının son bir ayının anlatan bir dram.
Covid 19 salgını sizi nasıl etkiledi?
Pandemi herkesi etkilediği gibi beni de olumsuz etkiledi. İnsanlar ile temas yüzeyinin azalması hayatın
zenginliğini orantılı olarak azaltan bir durum. Yazan bir insan içinse bu temas yüzeyinin maksimumda
olması beklenir. Ancak şunu söylemeliyim ki psikolojik ve fizyolojik olarak güçlendiğimi hissettiğim bir
dönemdeyim. Sanırım herkes için bu böyle. Belki nesillerdir ilk kez sorunlarla tek başımıza mücadele
etmek zorunda kalıyoruz. Bu durumu atlatan herkes yeni hayatına daha güçlü başlayacak bence.
Ben 2002 yılından beri mimarlık yapan, bilim-kurgu aşığı basit bir insanım. 1979 yılının Aralık ayında
Ankara’da doğdum. Hala Ankara’da yaşıyorum. Ofisimiz 2x1 Mimarlık hayatımdaki en önemli
element. Tüm hayatımı mimarlık üzerine 2x1 aracılığı ile kalibre ettim. Bu durumda diğer tüm ilgi
alanlarım birer hobi olarak kaldı. Bilim ve bilim-kurguda bu alanlardan birisidir.
Yazarlık hayatınız nasıl başladı? Size öncülük eden bir isim var mı?
Yazarlık iddialı bir sözcük. Neden bilmiyorum ama kendime hala “yazar” diyemiyorum. Yazan bir
insanım demek daha doğru geliyor. Yazan bir insana dönüşmem birden oldu. Bir akşam evde oturmuş
yine kendi kendime hayali kurgular yaparken “bunları neden yazmıyorum” diye düşündüm. Aynı gün
“Zamanın Katı Hali” adlı romanımın ilk bölümüne hızlı bir dalış yaptım.
Rubik Küp Çözüm adlı kitabınızın ismi nerden geliyor?
Rubik Küp çözüm kitabının ismi tabii ki Rubik küpten geliyor. 1974 yılında mimar Erno Rubik
tarafından icat edilmiş ve bildiğim kadarı ile hala dünyanın en çok satan oyuncağı. Ülkemizde sabır
küpü ya da sinir küpü olarak piyasada kendine yer bulmuş bir zeka geliştirici alet diyebiliriz. 123
kentilyon olasılığı barındıran bu küçücük oyuncak, çoğu filmde imkansız küp olarak bile gösterilmiştir.
Benim kitabım bu küpün çözümü için güvenilir bir algoritma sunuyor. Kitabı okuyup da küpü
çözemeyen olmadı sanırım.
Üç isimli serinizi okur gözüyle yorumlar mısınız?
“Üç” serisi iki kitaptan oluşan toplamda 21 adet kısa hikayenin derlemesidir. Neden iki kitaplık bir
serinin adı “Üç” derseniz, kendimce en etkileyici hikayenin adının “üç” olmasından kaynaklıdır
diyebilirim. Okuyucu bu 21 farklı hikayenin her birisinde farklı bir zamana, farklı bir karaktere, farklı
bir bakış açısına sahip olacaktır. Bu farklılıklar, her hikayede özenle yerleştirilmiş ayrıştırıcılar ile
okuyucunun her hikayenin sonunda yüzüne vuran soğuk su ile serinlemesi amacıyla kurgulanmıştır.
Üç isimli serinizin vermek istediği mesaj nedir?
Herhangi bir mesajım yok. Mesaj vermeye çalışmanın beyhude bir çaba olduğu kanısındayım. Her
insanın kendine ait bir yolu vardır. Bu yola müdahale edilemez, dönüştürülemez, etkilenemez ve
hatta kirletilemez. Ben kimsenin yoluna bir mesaj koymakla ilgilenmiyorum, sadece yolu daha keyifli
hale getirmekle ilgileniyorum.
Yeni çalışmalarınızdan bahseder misiniz?
Şu an birkaç proje birden yürütüyorum. Bunlardan birincisi bir orta dünya hikâyesi. Üç bölümlük bir
fantastik bilim kurgu. Diğeri ise bir kadının hayatının son bir ayının anlatan bir dram.
Covid 19 salgını sizi nasıl etkiledi?
Pandemi herkesi etkilediği gibi beni de olumsuz etkiledi. İnsanlar ile temas yüzeyinin azalması hayatın
zenginliğini orantılı olarak azaltan bir durum. Yazan bir insan içinse bu temas yüzeyinin maksimumda
olması beklenir. Ancak şunu söylemeliyim ki psikolojik ve fizyolojik olarak güçlendiğimi hissettiğim bir
dönemdeyim. Sanırım herkes için bu böyle. Belki nesillerdir ilk kez sorunlarla tek başımıza mücadele
etmek zorunda kalıyoruz. Bu durumu atlatan herkes yeni hayatına daha güçlü başlayacak bence.