Hürriyet yazarları Güntekin Onay, Mehmet Arslan, Fırat Aydınus ve Uğur Meleke, Futbol Konseyi'nde haftanın gündemini değerlendirdi.
1-) Üç yıldır şampiyon olan G.Saray artık hedef olarak önüne Şampiyonlar Ligi’ni koydu. Devler Ligi’nde gerçekçi hedef ne olmalı?
GÜNTEKİN ONAY: GRUPLARDA 36 TAKIMIN 12’Si ELENiYOR
Şampiyonlar Ligi’nin yeni formatında 36 takımın 24’ü bir üst tura geçiyor ve sadece 12 ekip eleniyor. Elenen takımların çoğu Doğu Avrupa, Balkanlar ve Orta Avrupa ekipleri. Galatasaray kendine ilk 24’te bir yer bulmalı. En gerçekçi hedef bu. İlk 16 olursa tabii ki harika olur. Ama net bir şey söylemek için, oluşturulacak kadroyu ve kurada çıkacak rakipleri görmek lazım.
MEHMET ARSLAN: EN AZ ÇEYREK FiNAL HAYAL EDiYORUM
Gerçekçi hedef mi, açık söyleyeyim, (Osimhen’in kalması halinde) ben çeyrek final, yarı final hayal ediyorum Galatasaray için. Daha da ötesini, “Bana deli dersiniz” diye dile getiremiyorum ama bu takım hayal kurduracak kadar güzel bir takım. Müthiş bir uyuma sahipler. Takımın omurgası belli. 26. şampiyonluğun en büyük favorisi. Geriye sadece “Şampiyonlar Ligi” kalıyor. Olağanüstü bir hata yapılmadığı sürece Galatasaray’ı çok başarılı bir serüven bekliyor.
UĞUR MELEKE: BiR ÜST TURA ÇIKMALI
Bu sezondan itibaren Süper Lig şampiyonu Devler Ligi’ne doğrudan giriyor. Ve artık yeni formatta kupalar arası geçiş yok. Yani gruplardan sonra Avrupa Ligi opsiyonu söz konusu değil. Galatasaray da dahil, bundan sonra Türk takımları için Kupa 1’de gerçekçi hedef ilk 24’e girmek ve bir üst turu oynamaktır. Sarı kırmızılıların da hedefi bu olmalı. Grupta 8 maç oynanacak, 3 galibiyet ve 1-2 beraberlik, ilk 24’e girmek için yeterli.
FIRAT AYDINUS: KADRO VE RAKiPLER ÖNEMLi
Galatasaray adına gerçekçi bir hedef belirlemek için öncelikle Victor Osimhen’in kalıp kalmayacağının netleşmesi ve takımdan ayrılan Muslera ile Mertens’in yerlerine yapılacak transferleri görmemiz gerekiyor. Ayrıca Şampiyonlar Ligi’nde mücadele edeceği grupta hangi takımlarla karşılaşacağı da hedefi belirleme adına önemli bir faktör olacaktır.
2-) Fenerbahçe'nin başarısızlığında Mourinho’nun payı nedir? Görevde kalmalı mı? Hayır diyorsanız, yeni hoca yerli mi, yabancı mı olmalı?
UĞUR MELEKE: MAALESEF iYi NiYETiNDEN ŞÜPHE EDiYORUM BAZEN
Ben Mourinho’yu şampiyon olamadığından değil, geleceğe dair ışık vermediği için başarısız buluyorum. Ligi ikinci bitirebilir ama bir şey inşa ettiği için arkasında durabilirsiniz. Ama Mourinho bir şey de inşa etmiyor ki. Hatta var olan kazanımları da yıkıyor. Daha önce de söylemiştim, maalesef Mou’nun iyi niyetinden şüphe ediyorum bazen. F.Bahçe’de neredeyse tüm oyuncular geriliyor. Yusuf’a şu maçta bile dakika vermemesi inanılmaz. İrfan’ı-İsmail’i değersizleştirmesi de öyle.
MEHMET ARSLAN: YA MOURiNHO DEĞiŞMELi YA DA YENi BiR YERLi HOCA GETiRiLMELi
Mourinho yüzde 100 değil, yüzde bin 500 sorumludur başarısızlıktan. Kendini bu ülkenin ve F.Bahçe’nin üstünde gören bir kibir abidesine dönüştü. Her şeyi doğru yapan o. Başarısızlık hep dışarıdan geliyor ona göre. Bu kafadaki Mourinho ile devam edilemez. O, F.Bahçe’nin bir elemanı. Kahramanı ya da sahibi değil. Avrupa’da, ligde, kupada başarısız. İnsan bir gün önce Avrupa şampiyonu olan Jasikevicius’tan utanır. Utanır da küme düşen takımdan 4 gol yemez. Ya Mourinho değişmeli ya da yerli bir hoca Aykut Kocaman, Volkan Demirel gibi F.Bahçe’yi içselleştirmiş bir lider gelmeli.
GÜNTEKİN ONAY: F.BAHÇE’NiN PUAN KAYBETTiĞi VEYA ELENDiĞi 6 MAÇTA DA TALiSCA VARDI
Mourinho'nun başarısız olduğu bir gerçek. Ligde derbi kazanamadı, 11 puan fark yedi, kupada G.Saray’a elendi ve Avrupa’ya erken veda etti. Mourinho ideal 11’i bulamadığı gibi, sürekli formasyon değiştirdi. Ayrıca bu kadar geniş bir kadronun dezavantaj olduğunu düşünüyorum. Avrupa’da şampiyonlara baktığımız zaman rotasyonda 15-16 oyuncu var. Napoli, Liverpool, Sporting zorunluluklar dışında hep aynı kadrolarla oynadı. Ayrıca Talisca transferinden sonra Mourinho onu oynatmak için Dzeko-En Nesyri ikilisini bozdu. Puan kaybedilen Kayseri, Samsun, Beşiktaş, Hatay maçlarında Talisca sahadaydı. Kupada G.Saray’a, Avrupa’da Rangers’a elenirken yine sahadaydı. Bu kadar hareketsiz bir oyuncu günümüz futbolunda yük.
FIRAT AYDINUS: HOCANIN KiM OLDUĞU DEĞiL KULÜBÜN DNA’SINA UYGUN OLMASI ÖNEMLi
"Türkiye ve Fenerbahçe’ye motivasyonu sezon boyunca ne kadardı?..” Bu sorunun cevabı, ‘şampiyonluğun kaybedilmesinde Mourinho’nun ne denli etkisi oldu?’ sorusunun da cevabını verecektir. Mourinho’nun kalıp kalmayacağın daha önemli olan husus; takımın başındaki hocanın mental anlamda kulübün DNA’sına uygunluğu. Öyle ki hem sahada hem tribünlerde kaybolan ruhu kazandıracak açlıkta ve güçte bir karakter çizmeli.
3-) Fenerbahçe'nin EuroLeague şampiyonluğu için ne söylersiniz? Buna rağmen taraftarın Ali Koç’u protesto etmesini nasıl karşılıyorsunuz?
FIRAT AYDINUS: ÜLKEDE SPOR TARAFTARLIĞI DEĞiL FUTBOL TARAFTARLIĞI ÖN PLANDA
Sportif açıdan bakıldığında Türkiye’ye EuroLeague şampiyonluğu kupasını getirmek büyük bir başarı. Bu başarıya rağmen tribünlerden hâlâ “Ali Koç istifa” seslerinin yükselmesi aslında bize sadece Fenerbahçe üzerinden değil, ülkemizdeki tüm takımlar üzerinden okunacak net bir fotoğraf veriyor... Ülkemizin genel taraftar profili kulüp taraftarlığından çok uzak. Başarı ve başarının ödüllendirilmesi paralelinde görünen bir gerçek var ki; Türkiye’de spor taraftarlığı değil futbol taraftarlığı ön planda.
MEHMET ARSLAN: FENERBAHÇE’DE FUTBOLDA EKSiK OLAN NE VARSA BASKETBOLDA VAR
Melli'nin göz yaşları, kaptan Melih’in kupayı kaldırması için Guduric’e yaptığı jest, Jasikevicius’un liderliği, futbolda ne eksikse o vardı basketbolda. Bu başarı bir gerçeğin de altını çiziyor; dünyanın en büyük spor kulübü Fenerbahçe. Ali Koç istifa seslerine hak veriyorum. 7 koca yıl. Hiçbir kulüp hiçbir başkana böyle bir kredi vermedi, vermez de. Taraftar haklı ama bu sezon itibariyle de Koç devam etmeli bana göre. En iyi ihtimalle temmuz ayı ortasında yapılacak kongrenin Fenerbahçe’ye yararı değil zararı olur.
UĞUR MELEKE: ALi KOÇ’U BAŞARISIZ BULDUKLARI iÇiN DEMOKRATiK HAKLARINI KULLANIYORLAR
Türk sporu için tabii ki olağanüstü mutluluk verici. Fenerbahçe Başantrenörü Jasikevicius ve sporculara gönülden tebrikler. Finaldeki iki koç Jasikevicius ve Spanoulis’i sporculuk dönemlerinden etkileyen Obradovic’i de analım tabii. Fenerbahçe’ye bu vizyonu kazandıran isimlerin başında geliyor. Ali Koç protestosunu haklı buluyorum. 2018’de aynı taraftarlar Yıldırım’ın yerine ezici çoğunlukla Koç’u istediler. Şimdi başarısız buluyorlar ki protesto ediyorlar. Protesto demokratik bir hak.
GÜNTEKİN ONAY: TÜRK SPORUNA KATTIKLARI iÇiN FENERBAHÇE’Yi TEBRiK ETMEK GEREKiYOR
Fenerbahçe'nin EuroLeague’de şampiyon olması büyük başarı ve oldukça sevindirici. Fenerbahçe’yi EuroLeague’in favori takımlarından biri yapan Aziz Yıldırım ve tabii ki Zeljko Obradovic’tir. Ali Koç da bu geleneği devam ettirdi. Fenerbahçe hemen her branşta iddialı ve yarışmacı bir spor kulübü. Maddi olarak getirisi olmayan bu branşlardaki büyük ekonomik yükü taşımak hiç kolay değil. O yüzden Fenerbahçe’yi Türk sporuna kattıklarından dolayı tebrik etmek gerekiyor. Ali Koç’a protestonun sebebi futbolda 11 yıldır gelmeyen şampiyonluk.
4-) Bu sezon sezon Süper Lig’in genelinde oynanan futbol seviyesi sizi tatmin etti mi? Türk futbolu iyiye mi, kötüye mi gidiyor?
GÜNTEKİN ONAY: TEMPO VE SAHA iÇi ORGANiZASYON YETERSiZ, KOLLEKTiF OYUN EKSiK
Ne yazık ki oynanan futbolun temposu ve kalitesi yeterli değil. Her şeyden önce oyun çok yavaş oynanıyor. Topun oyunda kalma süresi bir hayli düşük. Maçlar sık sık duruyor. Ayrıca ligde ilk 6’nın, ilk 8’in dışındaki takımlar en ufak bir baskıda topu kullanmaktan aciz. Saha içi organizasyonları yetersiz, kollektif oyun eksik, saha içinde her şey doğaçlama. Planı olan takımların sayısı az. Özellikle Anadolu takımlarının birçoğu ekonomik ve sportif olarak çok geride.
UĞUR MELEKE: FUTBOLDA YÖNETiCiLiK KALiTESi YERLERDE KARAR ALICILAR KiFAYETSiZ
Türk futbolunda yönetici kalitesi yerlerde. Karar alıcılar kifayetsiz. Liyakatsizlik, torpil, siyasi angajman üst seviyede. Ancak buna rağmen UEFA ülkeler sıralamasında 21’incilikten 10’unculuğa tırmanıldı. Yani kulüpler düzeyinde bir yükseliş var. Milli takım da hem Eurolarda çeyrek final oynadı. Hem Uluslar A Ligi’nde. Yani enseyi çok da karartmaya lüzum yok. Şu zengin-holigan ve siyasi angajmandan başka özelliği olmayan yönetici grubundan kurtulmak bence tek ödevimiz.
MEHMET ARSLAN: F.BAHÇE ÖNÜMÜZDEKi SEZON ŞAMPiYON OLAMAZSA ALMANYA LiGi GiBi OLURUZ
Türk futbolu hızla 2 takımlı bir lige doğru gidiyor. Eğer Fenerbahçe önümüzdeki sezon da başarısız olursa Bayern Münih’in hakim olduğu gibi, Galatasaray’ın hakim olduğu Alman ligine döner. Bu yapı ligde heyecanı öldürür. İki takımdan birinin şampiyon olacağını bildiğiniz bir lig size ne tat verir ki.. Ama madalyonun bir de arka yüzü var. Ekonomik olarak güçlenmiş bu iki takım Avrupa’da başarılı olma şanslarını yakalayabilirler. Ama ben gidişatı hiç iyi görmüyorum.
FIRAT AYDINUS: 5 BÜYÜK LiGLE ARAMIZDAKi SEViYENiN FARKINA VARMAMAK MÜMKÜN DEĞiL
Son 20 yılda ülkemize gelen yabancı futbolcuları isim ve kalite olarak ele aldığımızda, ligimizle eş zamanlı olarak oynanan İngiltere, İspanya, İtalya, Almanya ve Fransa ligleri dikkatle takip edilirse, aradaki futbol seviyesinin farkına varmamak mümkün değil.
Yorumlar
Kalan Karakter: