Süper Lig'in 16. haftasında öne çıkanlarını Hürriyet yazarları Güntekin Onay, Mehmet Arslan, Fırat Aydınus ve Uğur Meleke, Futbol Konseyi'nde değerlendirdi.
1-) Galatasaray, Antalya’yı, F.Bahçe de Konya’yı ilk yarıda rahat geçti. Lig rekabeti, Avrupa mücadelelerini yeterince tetikliyor mu?
UĞUR MELEKE: PREMiER LiG’i BÜYÜK YAPAN ŞEY ORTA SINIFTIR
Son 5 senedir Süper Lig’de orta sınıf yok oldu. En üsttekiler var, bir de en alttakiler. Dikkat ederseniz zaten peş peşe puan rekorları kırıldı. Orta sınıfın üsttekileri zorlamadığı bir lig, muteber bir lig değildir. Premier Lig’i büyük yapan şey, orta sınıfının rekabetçiliğidir. Orta sınıfı kaybetmemeliyiz. Bu konuda hep birlikte düşünme zamanıdır bence.
GÜNTEKİN ONAY: 75 PUAN AL AMA AVRUPA’DA iYi MÜCADELE ET
Ligdeki rekabet ortamı, oyun gücü ve taktiksel anlayışların yetersizliği Avrupa’da oynayan takımlarımızın seviyesini yukarı çekmiyor. Halbuki özellikle Galatasaray ve Fenerbahçe son derece pahalı ve iddialı kadrolar oluşturdu. 90 küsur puan almazsın da 75 puanda kalırsın ama Avrupa’da taş gibi rakiplere karşı mücadele edersin.
FIRAT AYDINUS: LiG, YALANCI BiR KONFOR ALANI YARATIYOR
Hayır, yeterince tetiklemiyor. G.Saray’ın Antalya’yı, F.Bahçe’nin Konya’yı ilk yarıda geçmesi ligimizde güç farkını gösteriyor. Ancak bu rahatlık, Avrupa için yalancı bir konfor alanı yaratıyor. Orada 90 dakika aynı yoğunlukta kalmak zorundasınız. Bizde ise skora bağlı olmak üzere ikinci yarılar çoğu zaman ‘idare etme’ futboluna dönüyor.
MEHMET ARSLAN: G.SARAY OLUMLU, F.BAHÇE OLUMSUZ ETKiLENDi
Genel olarak bu sorunu G.Saray yaşıyor. Beklemediği sonuçlar aldı. Bu onların özgüvenini yaraladı. Karşılaştığı rakiplerin gücü de onları fiziksel olarak çok yıprattı. Buna rağmen ligde tökezlese de kaybetmiyorlar. F.Bahçe bu konuda daha rahat. Avrupa baskısını daha az hissettiler. Aldıkları sonuçlar onlara ekstra bir motivasyon yükledi.
2-) Süper Lig’de ikinci yarıda kimlerin yarışta olacağını düşünüyorsunuz? Beşiktaş zirveden koptu mu? Trabzonspor şampiyonluk adayı mı?
MEHMET ARSLAN: BEŞiKTAŞ iÇiN ZiRVE KAF DAĞI’NIN ARKASINDA
Açık konuşalım; Beşiktaş için zirve Kaf Dağı’nın arkasında. Hayal görmeyelim bu konuda. Trabzonspor için mümkün ama çok zor. Rakiplerine göre dar bir kadrosu var. Trabzonspor şampiyonu belirler gibi geliyor bana. Sonuç itibari ile bu sezon Galatasaray ve Fenerbahçe Süper Lig’in favorisi. Ama benim favorim hâlâ Galatasaray. Buna rağmen devre arası yapılacak transferlerin de ikinci yarıda zirve yarışına yapacağı etkiyi unutmamak gerekiyor. İki olumlu takviye ligin tablosunu değiştirebilir.
GÜNTEKİN ONAY: HÜCUM HATTI GAYET iYi AMA YEDEK KULÜBESi YETERSiZ
Trabzonspor, Fatih Tekke ile genç, dinamik ve kazanma arzusu yüksek bir kadro kurdu. Onuachu bu ligde durdurulması zor bir oyuncu. Zaten Trabzonspor da oyunu onun üstünden oynuyor. Ancak yine de Trabzon’un kadro derinliği zirve yarışı için yeterli değil. Beşiktaş’ın da yedek kulübesinin yetersiz olduğunu herkes biliyor. Hücum hattında problem çözen oyuncuları var. Orkun ve Ndidi, yüksek kaliteye sahip orta saha oyuncuları. Ancak biri olmadığı zaman bile yerlerine oynayacak kimse yok. Beşiktaş’ın savunmada Paulista dışında güvenilir oyunculara sahip olduğunu söylemek de mümkün değil. Zaten bireysel hatalarla yenilen gollerin de sebebi bu. Fenerbahçe Tedesco ile çok iyi bir momentum yakaladı. Çalışkan, centilmen ve pozitif. Talisca da son dönemde form tuttu. Asensio zaten harika. Galatasaray, fiziksel ve mental olarak yorgun olmadığı sürece, sakatlar da dönünce problem yaşamaz.
FIRAT AYDINUS: OYUN GÜCÜ VE SEZON DiNAMiKLERi F.BAHÇE VE G.SARAY’I GÖSTERiYOR
Oyun gücü ve sezonun dinamikleri ele alındığında, zirve yarışının ana ekseninde Galatasaray ve Fenerbahçe yer alıyor. Ancak puan tablosuna bakıldığında gözardı edilemeyecek bir Trabzonspor gerçeği de var. Kalan hafta sayısı dikkate alındığında, puan farkları matematiksel olarak henüz büyük bir kopuşa işaret etmese de; oyun ve istikrar açısından umut vermeyen Beşiktaş’ın, zirve yarışına tutunabilmesi için bundan sonraki süreçte en küçük bir puan kaybına dahi tahammülü bulunmuyor.
UĞUR MELEKE: TRABZONSPOR ŞAMPiYONLUK YARIŞININ iÇiNDE KALIR
Trabzonspor bence bir momentum yakaladı. Süper Lig’in son yıllarda zirve yarışı yapan en genç kadrolarından biriyle iyi iş çıkardılar 16 hafta boyunca. Ruhani lider Onuachu sahada değilken 3-1’den geri dönebilmeleri, hatta galibiyete bir direk kadar yaklaşmaları önemli. Ben Trabzon’un yarışın içinde kalacağına inanıyorum. Beşiktaş’ınsa kaliteli kadrosunun çok altında bir puanda devrenin sonuna gelmesi düşündürücü. Sergen Yalçın ligde ilk 7’den kimseyi yenemedi. Bu şekilde zirve yarışı yapmaları kolay değil.
3-) İlk yarıda oynanan 6 derbinin 4’ünde bir takım ilk yarıda 10 kişi kaldı ve hep hikaye degişti. Nasıl değerlendiriyorsunuz bu durumu?
GÜNTEKİN ONAY: DERBiLERi iTALYAN HAKEM YÖNETSE TABLO FARKLI OLURDU
Derbilerin tansiyonu yüksek olabiliyor. Ancak hakemler ve VAR’dakiler ne yazık ki temaslı oyunlarda dengeyi bir türlü kuramıyor. Çaldıklarından çok çalmadıklarını da tartışıyoruz. Bence bu derbileri İtalyan bir hakem yönetmiş olsa tablo daha farklı olurdu. Ya iki takım da 11 kişi bitirirdi maçı ya da 10’ar veya 9’ar kişi. Ne yazık ki hakemlerimiz çok yetersiz. VAR’dakilerin durumu daha da facia. Hatayı düzeltmek yerine kafalarına göre yorum yapıp maçların seyrini değiştiriyorlar. Süper Lig öyle bir hale geldi ki, orta hakemlerin değil, kesinlikle yetersiz kalan VAR’dakilerin borusu ötüyor.
UĞUR MELEKE: BÜYÜK OYUNCU ÖNCE SAHADA KALIR SONRA DENER BÜYÜK ŞEYLER
Süper Lig tarihinde daha önce böyle bir sey gördügümü hatırlamıyorum doğrusu. Oynanan 6 derbi maçın sadece biri 11’e 11 tamamlandı. Daha da tuhafı, altı derbinin sadece ikisinde ilk yarı 11’e 11 tamamlandı! Ligin ikinci yarısında teknik adamların oyuncularına sanırım şunu söylemeleri gerek: Büyük maçlarda sakin kalmak da bir meziyet. Sahada kalmak da bir meziyet. Büyük oyuncu önce sahada kalır, sonra dener büyük şeyler yapmayı.
MEHMET ARSLAN: GERi DÖNMEYi BAŞARANLAR PUAN CETVELiNiN iLK 3 SIRASINDA
Adı üstünde derbi. Ön göremiyorsunuz hiçbir şeyi. Kaliteli oyuncular her açıdan ayrı bir renk katıyor derbi maçlara. Oyun kalitesi olarak tatmin etmese de heyecan açısından zirve yaptı derbi mücadeleleri. Yenilgiye verdiğiniz tepki sizin kalitenizi belirliyor. Ligin ilk yarısında oynanan derbilerde geri dönüşü gerçekleştiren takımlar Galatasaray, Fenerbahçe ve Trabzonspor. Ligdeki sıralamaya bakarsanız, bu dönüş sizi çok da şaşırtmaz. Kalite ve tecrübe belirliyor bu sonucu.
FIRAT AYDINUS: SAHADA 10 KiŞi KALAN TAKIM KENDi OYUNUNDAN VAZGEÇiYOR
Süper Lig’de ilk yarı bitmeden oynanan 6 derbinin 4’ünde bir takımın ilk yarıda kırmızı kart sonucu 10 kişi kalması, maçların hikâyesini değiştiren ana faktör oldu. Derbi müsabakaları zaten yüksek tempo, yüksek stres ve düşük hata toleransı üzerinden oynanır. Ancak bu sezonki derbilerin ilk yarılarında gösterilen kırmızı kartlar senaryoyu belirledi. Sahada 10 kişi kalan takım, kendi oyunundan vazgeçiyor. Skora değil, zamana oynamaya başlıyor. Teknik-taktik tamamen ikinci plana düşüyor. Böyle olunca da derbiler, futbol kalitesinden çok sayısal üstünlük üzerinden okunur hâle geliyor.
4-) Trabzonspor-Beşiktaş maçında 6 gol, 2 direk ve 1 kırmızı kartla heyecan tavan yaptı. Siz nasıl buldunuz derbideki oyunu.
FIRAT AYDINUS: ZEVKLiYDi AMA 102 DAKiKADA TOP 52 DAKiKA OYUNDA KALDI
Özellikle ilk yarısı, iki takımın da çok sayıda pozisyona girdiği ve gollerin arka arkaya geldiği, seyir zevki yüksek bir karşılaşmaya tanıklık ettik. Maçın genelinde ve özellikle Beşiktaş’ın 10 kişi kaldığı bölüm itibarıyla Trabzonspor’un baskılı oynadığı, siyah beyazlıların ise geçiş oyunuyla karşılık verdiği bir oyun vardı. Toplamda 6 gole ulaşan mücadelede, skor tabelasına yansımayan ancak en az goller kadar net birçok fırsat da yaşandı. Öte yandan gollü, pozisyonlu ve tempolu olarak nitelendirdiğimiz Trabzonspor-Beşiktaş karşılaşması, yaklaşık 102 dakika sürmesine rağmen, haftanın topun oyunda en az kaldığı (51.48 dakika) üçüncü maçı olmasıyla da dikkat çekti.
MEHMET ARSLAN: FATiH TEKKE, KARADENiZ’iN ‘BRAVE HEART (CESUR YÜREK)’I
Premier Lig tadında müthiş bir maçtı. Bazı maçların bitmesini hiç istemezsiniz. Sonsuza kadar devam etsin isterseniz. Tam da öyle bir maçtı. İki ayrı mesajı da vardı. Beşiktaş için ‘Neden Sergen Yalçın görevinde kalmalı?’ sorusunun yanıtını aldık. Bütün eksiklerine ve yanlış transferlere rağmen gelişme kaydediyor oyuncular. Fatih Tekke için ise söylenecek tek söz var; Karadeniz’in ‘Brave Heart (Cesur Yürek)’ı. Yıllar sonra zirveye oynayan bir takım yarattı. Oyunculara ve teknik adamlara teşekkür ediyorum böylesine zevkli ve bol pozisyonlu 90 dakika için.
UĞUR MELEKE: BÖYLE BiR MAÇ iZLETTiKLERi iÇiN iKi TAKIMA DA TEŞEKKÜR ETMELiYiZ
Bu sezon birçok derbide şahit olduğumuz aşırı tutucu, kontrollü, korkak futboldan sonra çok iyi geldi doğrusu böyle bir maç izlemek. 6 golün 4 tanesi jeneriklikti, maçın yıldızı seçebileceğiniz en az 3 adam vardı, Trabzonspor’dan Oleksandr Zubkov, Beşiktaş’tan El Bilal Toure ve Vaclav Cerny... Her iki takıma da teşekkür etmek lazım bize böyle bir 90 dakika izlettikleri için. Umarım sezonun geri kalanına da yayılır bu duygu.
GÜNTEKİN ONAY: TRABZONSPOR ÜÇÜNCÜ GOLÜ DAHA ERKEN BULSAYDI KAZANABiLiRDi
Trabzonspor, savunmada çok sorunlu başladı ve Beşiktaş’ın usta ayakları 30 dakikada 3 gol buldu. Şayet siyah beyazlılarda, etkili oynayan ve iki asist yapan El Bilal Toure atılmasaydı Beşiktaş daha fazla pozisyon bulacak gibi görünüyordu. Beşiktaş’ın ikinci yarıda abartılı şekilde geriye yaslanması, Trabzonspor’un asla pes etmemesi ve Zubkov’un harika oyunu maçı beraberliğe taşıdı. Şayet Trabzonspor üçüncü golü daha erken bulabilseydi, maçı da kazanabilir ve tarihi bir zafere imza atabilirdi. Beşiktaş’ta ise kulübenin yetersizliği bir kez daha Sergen Yalçın’ı çaresiz bıraktı.
Yorumlar
Kalan Karakter: