FRAU GÜNÜMÜZE DE IŞIK TUTUYOR .
Cihat DÜNDAR, genç yazar Murat Terlemez ile sizin için konuştu. Frau isimli kitabı üzerine değerlendirmelerde bulunan Murat Terlemez, salgının kendisini nasıl etkilediği sorusuna şöyle yanıt verdi: “Bu dönemin kendi potansiyelimi ortaya çıkarmam açısından fırsat olarak değerlendirdim.” Yazarken hisleriyle hareket ettiğini ve hayalperest yönünden faydalandığını öğrendiğimiz Murat Terlemez, yeni çalışmalarını anlattı ve bir itirafta bulundu : “Hayalini kurduğum her şeyin dillendirilince gerçekleşmediği düşüncesine kapılan biriyim. “
Yayınlanma :
10.07.2021 16:35
Güncelleme :
10.07.2021 16:35


1989’da İstanbul, Sarıyer’de doğdum. 32 senedir bu semtte yaşamımı sürdürmekteyim. Toplam beş kardeşin üçüncüsü olarak dünyaya geldim. Spor Bilimleri, Psikoloji, Sosyoloji, Edebiyat alanlarına ilgi duymaktayım. İlk ve orta öğrenimimi Emirgân Karaca Paşa İlköğretim Okulunda, lise öğrenimimi ise Emirgân Boğaziçi Behçet Kemal Çağlar Lisesi Sosyal Bilimler Bölümünde tamamladım. Beden Eğitimi ve Felsefe Grubu Pedagojik Formasyon Öğretmenlik Eğitimimi, İstanbul Üniversitesi Hasan Ali Yücel Eğitim Bilimleri Fakültesinde tamamladım. Önlisans eğitimimi Yönetim Organizasyon Programı üzerine aldım. Birinci lisans eğitimimi Eskişehir Anadolu Üniversitesi İşletme Fakültesinde, ikinci lisans eğitimimi İstanbul Okan Üniversitesi Spor Yöneticiliği Bölümünde tamamlayıp, üçüncü lisans eğitimimi ise İstanbul Üniversitesi Sosyoloji Bölümünde sürdürmekteyim. Birinci Tezli Yüksek Lisans eğitimimi İstanbul Okan Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde Spor Yönetimi Bölümünde tamamlayıp, ikinci Tezli Yüksek Lisans Eğitimimi ise Altınbaş Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü Psikoloji Bölümünde sürdürmekteyim. Doktora eğitimimi halen Marmara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Beden Eğitimi ve Spor Bölümünde özel öğrenci statüsünde devam ettirmekteyim. Üniversitelerde etkinlik başkanlığı ve bölüm temsilcilikleri yapmış olup, çok sayıda gönüllü görevlerde yer aldım. Çeşitli eğitimleri başarıyla bitirip, bilimsel makalelerimi yazmış bulunmaktayım. Toplam on üç yıllık çalışma hayatımın sekiz yılını özel sektörde geçirmiş olup, son altı çalışma yılımı ise halen bir kamu kuruluşunda devam ettirmekteyim.
Yazarlık Hayatınız Nasıl Başladı? Size Öncülük Eden Bir İsim Var Mı?
Lisenin ilk yıllarında kitap yazma ve edebiyat öğretmeni olma hayalini filizlendirmeye başlasam da ilerleyen dönemlerde, şartlar gereği hayallerimi bir süreliğine ertelemek zorunda kaldım. Lise son sınıfta okulun dergisinde “Geçmez, Bitmez Derken Elveda” adlı yazım yayımlandı. Her zaman bir “Taş” kelimesi ile ilgili bile olsa sayfalarca kitap yazacağımı dile getirirdim, hayal gücü ve düşünce sınırları zorlayarak... İnatçı ve hayalperest yapımın da yardımıyla, her daim yazma isteği ve bıkmadan usanmadan araştırma merakımın üzerine titredim. Akademik yazılar yazmaya devam ederek yazma isteğimi sürdürdüm. Bir süre sonra kitap yazma hayalimi sayfalara serpiştirerek, macera dolu edebiyat hayatına adım atmış oldum.
Yazarken Nelerden Esinlenirsiniz?
Sosyoloji ve Psikoloji alanlarında eğitim görmem ve psikososyal olaylara ilgimin yüksek olmasından dolayı, bir toplumsal olay olan histerinin de gerçekleştiği bu romanımı yazmış bulunmaktayım. Genel anlamda ise yazarken hislerimin ve hayalperest yanımın ağır basması, beni bir adım da olsa maceralara sürüklemektedir.
Frau İsimli Eserinizden Bahseder Misiniz?
Kitabımın bu salgın döneminde ilgi çekeceği kanaatindeyim. Romanımın konusunun salgın üzerine yoğunlaşması, bu süreçte hayal gücümü fazlasıyla tatmin etmiştir. Okurların da ilgisini çekeceğinden şüphem yoktur. Keyifli okumalarını, en güzel duygular ile bekliyor olacağım. Genel anlamda eserimden bahsedecek olursam, “Orta Çağ’ın Strasbourg’un da zaman 1518’e dayanıyor, esrarengiz bir dans çılgınlığı baş gösteriyordu. Temmuz ayının kavurucu sıcağında Frau Troffea adlı kadın, ortada hiçbir neden yok iken, evinin önünde istemsizce dansımsı hareketlere kapılıyordu. Sonsuzluğa atacağı ilk adım oluyordu onun bu hareketleri. Haftalar sonra, kendisinin yanında kocası ile köylülerden oluşan yaklaşık 400 kişiyi daha yanına alıyor, hep birlikte çılgın danslarıyla bedenlerine hükmedemiyorlardı. Haftalar boyunca susuzluk, kalp sekteleri ve kanayan ayaklarıyla mücadele verseler de, ölümlerine ne Strasbourg yönetimi, ne de doktorlar çare bulabiliyorlardı. Tarlalarındaki çavdarlardan zehirlendikleri yönünde kanıt aransa da ve bir tür histeri yaşadıklarına işaret edilse de bilimsel bir yan bulunamıyordu. Büyüye ve cadılığa çanak tutan kilise yönetimi, dans edenlerin Aziz Vitus lanetinin etkisinde kaldıklarına kanaat getiriyordu. Haftalar geçmesine rağmen dans salgınını durduramayan Strasburg Yönetimi ise, Aziz Vitus lanetinden korunmanın, yine Aziz Vitus’a duadan geçtiğine inanmaya başlıyordu. Troffea ailesinin de içlerinde bulunduğu salgına yakalananlar at arabaları ile tedavi edilmek üzere Saint Vitus Tapınağı’na götürülüyor, kısa süreli şifa bulmuş olmalarına rağmen sonsuzluğa bir türlü çare bulamıyorlardı…” diye özetlemiş olurum.
Frau İsimli Eserinizin İsmi Nereden Geliyor?
Orta Çağ’ın Roma İmparatorlu zamanında Strasbourg’ da 1518’e gelindiğinde esrarengiz bir dans çılgınlığının baş göstermesi ile Frau Troffea adlı kadın, ortada hiçbir neden yok iken, evinin önünde durmadan dans etmeye başlar. İsmi de dansı gerçekleştiren Troffea ailesi üyesi Frau Troffea’dan gelmektedir.
Frau İsimli Kitabınızı Okur Gözüyle Yorumlar Mısınız?
Esrarengiz dans çılgınlığı gizeminin ilgi çekmesi, toplumsal sorunların kadınlar ve hayvanlar üzerinden ilerlediğini tıpkı okurlar gibi ben de yorumlayabilirim.
Eserinizin Vermek İstediği Mesaj Nedir?
Kitabım her ne kadar Orta Çağ’ın Roma İmparatorluğu’na dayansa da, kadınlarımızın yaşadığı toplumsal sorunlar, toplumsal baskılar, maruz bırakıldığı psikolojik saldırılar ve toplumun arka planındaki farklı konular her daim gün yüzüne çıkmıştır. Kadının kendisi olmasına izin verilmeyen bu dönemde de, okurların toplumsal histeri ile baş başa kalacağını ve aynı sorunların günümüzde de devam ettiğini içten içe hissedeceklerdir.
Yeni Çalışmalarınızdan Bahseder Misiniz.
Roman ve öykü yazmayı sevdiğim kadar kişisel gelişim konularında da rehber niteliğinde çalışmalarım devam etmektedir.
Covid 19 Salgını Sizi Nasıl Etkiledi?
Her ne kadar zorlu bir süreç olsa da; heyecanı bol, sabrı zor, umudu sonsuz bir yolculuktu benim için. Bu süreçte pek de kimseye kitap yazma maceramı açmadım. Hayalini kurduğum her şeyin dillendirilince gerçekleşmediği düşüncesine kapılan birisi olarak hareket ettiğimden, bu güzel başlangıçlı hayalin sonu da güzel oldu bu Covid 19 döneminde. Yani bu dönemi, kendi potansiyelimi ortaya çıkarmam açısından fırsat olarak değerlendirdim.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: