Fenerbahçe Şükrü Saraçoğlu Spor Kompleksi’nde saat 20.00’de başlayan karşılaşmada Romanya Futbol Federasyonu'ndan Istvan Kovacs düdük çaldı. Istvan Kovacs'ın yardımcılıklarını ise Mihai Marica ve Ferencz Tunyogi üstlendi.
FENERBAHÇE GERİDEN GELDİ
Chobani Stadı'nda oynanan karşılaşmaya baskılı başlayan sarı-lacivertliler, ilk 15 dakikada rakip yarı sahada daha fazla görülen taraf oldu. İlk 15 dakikanın ardından oyun dengeli giderken, ilk yarının son bölümünde baskısını artıran Fenerbahçe, kaleci İrfan Can'ın büyük hatası sonrasında kazanılan serbest vuruşta 41. dakikada Watanabe'nin golüyle geriye düştü.
Golün hemen ardından baskısını artıran sarı-lacivertliler, 44. dakikada Archie Brown'un golüyle beraberliği yakaladı. Üstün oyununu sürdüren Fenerbahçe, 45+2. dakikada Jhon Duran'ın golüyle öne geçti ve soyunma odasına 2-1 üstün gitti.
İKİNCİ YARI GOL YAĞMURU
İkinci yarıya da etkili başlayan Fenerbahçe, 55. dakikada Fred'in golüyle farkı 2'ye çıkardı. Golün ardından rakibi daha çok yarı sahasında karşılayan sarı-lacivertliler, 83. dakikada Youssef En-Nesyri'nin golüyle skoru 4-1 yaptı. 89. dakikada Watanabe ile konuk ekip skoru 4-2 yapsa da bu gole Fenerbahçe 90+5. dakikada Anderson Talisca ile cevap verdi ve sarı-lacivertliler sahadan 5-2 galip gelerek adını play-off turuna yazdırdı.
PLAY-OFF TURUNDA RAKİP BENFİCA
Fenerbahçe, 20-27 Ağustos tarihlerinde play-off'ta Portekiz ekibi Benfica ile karşı karşıya gelecek.
HÜRRİYET YAZARLARI FENERBAHÇE'NİN ZAFERİNİ DEĞERLENDİRDİ
Hürriyet yazarları Uğur Meleke ile Güntekin Onay, temsilcimiz Fenerbahçe'nin geriden gelerek tur atladığı 7 gollü mücadeleyi bugün kaleme aldıkları köşe yazılarında değerlendirdi. İşte o yazılar...
UĞUR MELEKE - GEÇEN SENEYE GÖRE DAHA İŞTAHLI DAHA TUTKULU!
Dünkü Fenerbahçe 11’inde dört oyuncu 1,90’lar (Skiriniar, Brown, Oosterwolde, Nesyri), üçü de 1,85’ler seviyesindeydi (Amrabat, Duran ve Mert). Rakip Feyenoord’da ise sadece bir futbolcunun (Ahmedhodzic) 1,85’in üzerindeydi boyu. Fenerbahçe özellikle hücumda bu avantajı iyi kullandı, ilk iki gol havada yaratılan eşleşme avantajıyla bulundu ve zaferin fitili ateşlendi.
Ancak Fenerbahçe’nin dünkü tarihi galibiyetinde ben manşete teknik detayları değil, tutku ve iştahı çıkarmayı tercih ederim. Sarı lacivertliler Rotterdam’daki ilk devrede belki biraz etkisizlerdi ancak sonraki 135 dakikada son derece iştahlı ve tutkululardı. Geçen seneki Kostic-Tadic-Dzeko’lu takıma göre daha genç ve arzulu bu Fenerbahçe... Brown, Nesyri ve Duran tutku, Semedo kalite kattılar sahaya dün. Ve bence sarı lacivertliler, büyük toplamda Feyenoord’dan çok daha fazla hak ettiler bu turu. Beş gollü tarihi bir sonuçla da koydular tur biletini ceplerine.
ERTELEME KONUSUNDA BiR ÖNERiM VAR
Şimdi Türk futbolunun önünde bir de play-off turu var ve yine bir numaralı gündem maddemiz olacak erteleme hususu. Ben bu konu hakkında defalarca yazdım ama yeri gelmişken bir kez daha hatırlatayım: Biz bir ön elemeler futbolu ülkesiyiz. Her sene birkaç takımımız, birkaç ön eleme turu oynayacak, bu bizim realitemiz. Lig takvimi konusunda her yıl aynı kısır tartışmayı yaşamaktansa, bütüncül ve standart bir karar almalıyız.
Benim önerim şu: Lige bir hafta erken start verelim. 1 Ağustos’ta başlamakla 8’inde başlamak arasında olağanüstü bir iklim farkı olacağını sanmıyorum. 24 Ağustos hafta sonuna da (yani play-off turu iki maçının arasına) lig koymayalım. O haftayı pas geçelim. Çünkü o play-off turuna gelen Hollanda, Belçika, Ukrayna temsilcilerinin maçlarını da erteliyor kendi federasyonları. Biz de bu rakiplere karşı sıkıntı yaşamama adına en başından önlemimizi alalım ve o hafta sonu Süper Lig oynatmayalım. Başka hiçbir erteleme de yapmayalım. Bence üçüncü ön eleme turu maçları arasındaki erteleme gereksizdi. Fenerbahçe’nin-Beşiktaş’ın-Başakşehir’in hiç lig maçı oynamadan Avrupa’ya çıkması, dezavantaj bile sayılabilir bence.
GÜNTEKİN ONAY - FENERBAHÇE FİZİK GÜCÜ VE COŞKUSUYLA EZDİ!
Fenerbahçe, saçma sapan bir gol yiyerek yenik duruma düşmesine rağmen olağanüstü bir kararlılık ve mücadele gücüyle maçı farklı kazanmayı başardı. Maçı 0-1’e getiren golde ciddi hatası olan kaleci İrfan Can Eğribayat, ilerleyen bölümde 2 çok kritik kurtarışıyla kendini affettirdi.
Archie Brown ve Jhon Duran gibi oyuncuların katılımıyla ve Jayden Oosterwolde’nin de dönüşüyle birlikte Fenerbahçe çok hacimli ve uzun bir takıma dönüşmüş. Youssef En-Nesyri geçen sezona göre daha fit ve çok hareketli.
Maçın ilk bölümünde Feyenoord’un adam adama baskısı karşısında zaman zaman bocalasak da santrforlara atılan uzun toplarla bu soruna çözüm bulduk. Jhon Duran’ın golü de bu şekilde geldi. İlk 2 golün peş peşe gelmesiyle birlikte tribünler de maçın içine büyük bir coşkuyla girdi ve saha içinde takım da buna fazlasıyla cevap verdi.
OLAĞANÜSTÜ ÖZGÜVEN
Devreyi 2-1 bitirmek tur için Fenerbahçe’ye olağanüstü bir özgüven ve moral verdi. Fenerbahçe gibi bir takımın yüksek toplarda ve duran toplarla Feyenoord’a gol bulmaması sürpriz olurdu. En az 6 tane hava hakimiyeti olan uzun oyuncu Hollanda temsilcisine ciddi eşleşme sorunları yarattı. Fred’in muhteşem golü sonrası çok fazla savunmada kalsak da sahanın en iyileri Sebastin Szymanski ve Youssef En-Nesyri’nin kontratak golü tur kapısını ardına kadar araladı.
ALKIŞLARI HAK EDiYOR
Dün Fenerbahçe’nin Kadıköy’de taraftarıyla buluştuğu zaman neler yapabileceğini gördük. Bu kazanma arzusu, fizik kalite ve teknik beceri bir sonraki turda da Benfica veya Nice hangisi gelirse gelsin Fenerbahçe için farketmez. Feyenoord’u 5 golle uğurlayan oyuncu grubu, Jose Mourinho ve taraftar alkışları fazlasıyla hak ediyor.
Yorumlar
Kalan Karakter: