Türk Futbolu bir kere daha sahadaki 22 adamın değil, maçı idare eden bir kaç hakemin gündemine hapis oldu. Yıllardır her yol denendi; çizgi hakemi getirildi, köpükle baraj mesafesi ayarlama uygulaması getirildi, en son VAR icat edildi; ama küresel bu gelişmeler dahi Türk Futbolu’nun hakem sorunu çözemediği gibi daha da kronikleştirdi. Şimdi gündem yeniden yabancı VAR hakemi.
Aslında yabancı VAR hakemi geçen sezonun ikinci yarısında uygulandı; fakat TFF Seçimlerinde Büyükekşi Federasyonu’nun kaybetmesiyle başa gelen Hacıosmanoğlu Federasyonu döneminde uygulamaya son verildi. TFF Başkanı Hacıosmanoğlu Ekim 2024’de sorulan "Gündeminizde yabancı VAR hakemi var mı?" sorusu üzerine "600 sene dünyayı yönetmiş milletin evlatlarıyız. Şimdi evlatlarımıza güvenmeyeceğiz de yabancıya mı güveneceğiz?" ifadesini kullanmıştı. Gelinen noktada yabancı VAR kararını da aynı TFF aldı.
Peki yabancı VAR soruna çözüm mü? Gerginliği azaltır mı? Cevap ne yazık ki hayır. Yabancı VAR’a asla karşı değilim; ama yetersiz görüyorum. Geçen sene yabancı VAR geldiğinde hakemin akrabasını Galatasaray Lisesi mezunu ilan edenden, çalıştığı şirketin Fenerbahçe Başkanı Ali Koç’un şirketi Koç Grubu’nun partneri bir şirkette çalıştığını ilan edene türlü türlü dezenformasyonlar gündem oldu. Yani sorun çözülmedi, komplo teorilerimiz küreselleşti.
Sorunların bu kadar kökleştiği ortamlarda artık makyajlamalar değil daha sert çözümler şart demektir. Dolayısıyla ben çözümün daha radikal ve topyekün adımlarda olduğuna inanıyorum. Bodrumspor Basın Sözcüsü Onur Talay’ın sözleri güzel bir özet; “Madem ikinci yarıda hayata geçirilecek olan bir karar var, VAR hakemleri yabancı olacak. VAR hakemleri yabancı olsa da orta hakem eğer bu kararı vermezse biz ne için çabalıyoruz?” VAR değişti; ama orta hakem, kurullar, cezalar, TFF Yönetimleri aynı. Ne sonuç beklenecek? Sporseverlerin kırılan güven ve adalet duygusu yerine mi gelecek? Çok zor. İşte bu noktada belki de 5 yıllık bir planlamayla yola çıkılmalı. Yabancı VAR, yabancı orta hakem saha içinde; yabancı MHK Yönetimleri hatta şirketleştirilecek Süper Lig’e futboldan gelen yabancı bir CEO saha dışında rol almalı. Neden olmasın? Hukuki yönü, UEFA/FIFA nezninde oluru ciddiyetle ele alınıp iki eksik iki fazla bir futbol OVP’si çıkarılabilir ve aynı ciddiyetle uygulanabilirse ülke futbolu rahatlar.
Hakemler sorunun en büyük parçası ve merkezidir; fakat esas sorun Türk Futbolunun yönetim şeklidir. Arabistan’a Süper Kupa Finali götürüp oynatamayan önceki yönetim ya da transfer harcamalarında %30 sapma limitini aniden iptal edip aynı gece yarısı kendi iptal kararını aniden iptal eden mevcut yönetim gibi TFF’ler oldukça Türk Futbolu patinajdan çıkamaz.
Türk Futbolu; kulüplerden federasyona profesyonelleşmeli ve yabancı profesyonellerin saha dışına da el atacağı acı reçeteler uygulanmalıdır. Yoksa bu gerginlik, rakipler arası bu düşmanlaşma ve nefrete evrilen ortamın Türkiye açısından sinyalleri hiç hoş değil. Toplumsal bir soruna dönüşmeden, nesiller boyu devam edecek sosyolojik sıkıntılar yaşanmadan Türk Futbolu düzene girmeli.
Tolga AKPINAR