Seçim ikinci tura kaldı.
Dört gün sonra o da sonuçlanacak.
Sosyal medya kalemşorları ondan sonra kime nasıl hakaret edecekler bakalım.
Ağız dolu küfürlerin nereden çıktığı belli olmayan kasetlerin ( Her ne kadar çoğu belli olsa da) hedefine kimler girecek.
Yahut ta kaset fırtınası aynı hızla devam edecek mi?
Kim söylemişti anımsamıyorum ama güzel bir söz cuk diye oturuyor yerine tabii bazıları için.
“Türkiye’de her şey olursun rezil olmazsın “.
Sinan Oğan tarafını seçti ya söylenmeyen kalmadı Muharrem İnce gibi.
Sonunda yatağa düşürdüler Sayın İnce’yi.
Birileri kına yakmış mıdır acaba?
Sayın Kılıçdaroğlu da müthiş bir dönüş yaptı Milliyetçiliğe doğru.
Milliyetçiliğin CHP’nin altı okundan biri olduğu sanırım yeni düştü akıllarına Sayın Oğan sayesinde.
Bence CHP’li dostlarımızın en azından bir teşekkür borçları var Sinan beye bu anımsatma için.
Ama onlar hakareti yeğliyorlar, yazık.
Sosyal medya böyle de kitle iletişim araçları çok mu farklı?
Zaten gazete ve Tv ler bölünmüş durumda.
Her kesimin kendi yayın organı var, çok küçük partiler hariç.
Eh onlar daha emeklemeye bile başlamadılar bu normal sayılır.
Biraz palazlansınlar o tarafa meyil edenler de olur.
Ama ara sıra kaş yapayım derken göz çıkaranlar da oluyor.
Mesela DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı İdris Şahin gibi.
"Anketler önümüzdeydi, CHP'li dostlarımız dâhil hepimiz ilk turda Kemal Bey'in kazanamayacağını biliyorduk ama ilk turda iş bitecekmiş gibi bir algı satın alındı."
Gel de kızma Naim beye.
Dinamitlemek mi istiyor ki masayı? Yoksa hep birlikte kandırıp gaz mı veriyorlar?
Bir de eski CHP li vekil Sayın A. Latif Şener var. O da tümden yok ediyor umutları.
"Meclis çoğunluğu, Cumhur İttifakı'ndayken Kemal Bey'in seçimi kazanmasıyla birlikte Cumhurbaşkanlığı bir başka partiye gittiğinden verdiği sözlerden hiçbirini gerçekleştiremez. Meclis'ten hiçbir kanun geçiremez.”
Haydaa olacak iş mi bu?
Selo’ya özgürlük, PKK ya demokratik özerklik derken Sayın Şener “Kılıçdaroğlu kazansa da hiçbir sözünü gerçekleştiremez” diyor.
Bu laflar da edilir mi hiç.
Tam HDP-PKK-Fetö’yü üstelik ABD ve Avrupa’yı da arkasına almışken Sayın Kılıçdaroğlu’na yediği
darbeler hep içeriden mi geliyor ne?
Seçim sonrası Sayın Kılıçdaroğlu’dan İmamoğlu’ya ondan Sayın Kaftancıoğlu’na dek Milliyetçi rüzgarlar esmeye başladı CHP saflarında, her ne kadar anlaşma umudu olan Sayın Özdağ’ın söyledikleri yenilir yutulur olmasa da: "Kılıçdaroğlu kazanırsa HDP ile desteğiyle kazanır. Yerel seçimlerde HDP belediye başkanlıklarının büyük bir kısmını ele geçirir.. örgütle HDP arasındaki etkileşim yoğunlaşır.. O zaman bu belediyeler birleşir ve çıkan karışıklığa karşı uluslararası destek ve PKK desteği isterler. Ve Türkiye iç savaşı başlar."
İlginç bir varsayım. Bu mantıkla olaylara bakan Özdağ ile Kılıçdaroğlu nasıl anlaşacak ne tür bir pazarlık olacak? Göreceğiz.. (Yazı gazeteye gönderildiği saatlerde büyük ihtimal anlaşma metni iki liderce okunuyor olacak)
Sayın Oğan’ın söylediklerine gelince: “PKK, FETÖ ve benzeri gibi her türlü terör örgütleriyle mücadele konusunda takındığımız ilkeli ve kararlı tavrın, siyasetin ana akımında yer bulmasını sağladık, Türk siyasetini esir almalarına engel olduk.”.
“Türk milliyetçiliğini ve Atatürkçülüğü ülkenin ana gündemlerinden birisi haline getirdik”.
Kendini Atatürkçü ve Milliyetçi olarak tanımlayanlar bu sözlere ne derler acaba?
Özellikle son bir aydır estirilen linç, hakaret, her türlü sahte kayıtlar ile aynı görüşü paylaşmayan kişileri aşağılamanın, onları yarış dışına iteklemenin seçimi kazandırma yolunu açsa bile bu ülke demokrasisine vuracağı darbe hiç düşünülmez mi?
Yoksa iktidar bizim olsun da nasıl olursa olsun mu deniyor?